Recent Posts

Çatak Kanyonu Kastamonu

Unutmayın ki yaşam aldığımız soluklarla değil, soluk kesen anlarla ölçülür.

Yürüyüş Parkurları GPS Kayıtları

Mutluluk varılacak bir istasyon değil bir yolculuk biçimidir..

Fotoğraflarım

Eğer hikayeyi sözcüklerle anlatabilseydim, yanımda sürekli bir fotoğraf makinesi taşımaya ihtiyaç duymazdım.

Doğa Sporları Hakkında Bilgiler

Daha bir çok bilgi…

10 Haziran 2013 Pazartesi

09.06.2013 Karabük Yenice Ormanları Sipahiler - Keltepe _ Eğriova Göleti doğa yürüyüşü

Klasik bir deyim vardır ya satırlarıma nereden başlayacağımı bilemiyorum diye, bende sonda söyleyeceğimi en başta söylemek istedim.Doğa ile iç içe olamadığım bir altı aydan sonra bu yürüyüş  benim için hayata dönüş yürüyüşü oldu.
Geçen sene üzerinde çalışmalar yaptığım fakat gitmeye fırsat bulamadığım bu bölgeye aslında biraz daha ileri ki dönemde gelmeyi düşünürken, Yeni Rota nın ilanı görmemle zaten artık benim için kesinlik kazanmıştı.O kadar çok istemiş olmalı yım ki grup yürüyüşü olmadığı halde sağolsun Ergün hocam, küçük ekibine beni de kattı.  Ankara'dan Saat 07:00 gibi çıkmış olduğumuz yolculuğumuz tahminen başlangıç noktasına ulaşmamız ve gerekli hazırlıkların tamamlanmasını müteakip 11.30 gibi yürüyüşe başladık.Uzun zaman dır yürümemiş olmamın olumsuz etkilerini daha başlangıçtan bir kaç kilometre ileride  hissetmiş olmama rağmen, tecrübenin verdiğin doğru tempo ve nefes alma ile yorgunluk hissini, en aza indirgemeye çalışsam da, sürekli tırmanıyor olmamız maalesef bu açığı kapatmama engel olmuş, yavaş yavaş kaslarımı hissetmeye başlamıştım.Köy yolunda ilerlememizi sürdürürken, zihnimde bizi karşılayan sıcak kanlı, davetkar, misafirperver insanları canlandırırken son günlerde ülkemizde olup bitenlerle karşılaştırdığımda daha bizi ayırmanın gerçekten de zor olduğu duygusunu hissettiğimi söyleyebillirim.Köy yolunda ilerleyen yürüyüşümüzü, bir üst nokta da bulunan yola yaptığımız kestirme güzargahında yöre halkı tarafından küre havuzu olarak adlandırılan, roma döneminden kalan tarihi su havuzu ile karşılaşmamız, bizi gerçekten şaşırttı.Küre havuzundan sonra tekrar bir üst noktada bulunan yola, orman içinden devam eden yürüyüşümüz, havanın nemli olması ve doğanın canlı görüntüsü eşliğinde, kaslarımın biraz daha ısınmış ve parkura alışmış hissiyatı içinde yola çıktıktan sonra uzunca bir süre yolu takip ederek önümüzdeki ilk ciddi tepeyi zik zaklar çizerek tırmanmaya devam ettik.Yaklaşık 800 mt den başlayan yürüyüşümüz 1.600 mt leri bulmuş, kaslarımdan gelen isyan seslerini bastırmya çalışarak yürümeye devam ediyorum, artık yavaş yavaş, 50 -60 mt uzunluğundaki köknar ağaçları ile aynı seviyelerde olmuş olmanın verdiği o hayranlık, her defasında kulaklarımda çınlayan istemsiz, dudaklarımdan çıkan inanılmaz, inanılmaz sesleri eşliğinde uzakta muhteşem görüntüsü ile bizi bekleyen keltepe ye, kendimi motive edici düşüncelerle ilerlerken, Ergün hocamın  ve Reha beyin ulaşmış olduğunu görmek, bir yandan zirveye az kaldı hissi verirken, bir yandan da sanki Ömer senin kaslar bu sefer bu işi beceremeyecek galiba etkisi yaratıyordu.Artık zirve çok yakınımızda, o muhteşem manzara bizi beklemekte idi.Yürüyüşümüz boyunda etrafdaki dağlarda gördüğümüz yağmur bulutları, gök gürültüsü eşliğinde şimşeklerini çakarken, sanki elimizi uzatsak değecekmiş duygusu veren o bulutlar artık üzerimize doğru gelmeye başlamıştı.Zirvede biraz dinlenmeyi umut eden ben, durumun vahametinden dolayı, kısa sureli yemek molasından sonra, neredeyse 60 derece eğimli araziden, elektrik yüklü bu buluta yakalanmamak için acil şekilde inişe geçtik ve bu noktaya kadar hissetmediğim bacaklarımın ön kaslarınıda hissetmiş, havanın o ürkütücü atmosferinin etkisi ile de oğlum ne işin var burada diyecek kadar yorulmuştum.Onbeş dakika hızlı bir inişten sonra bir anda 2000 metreden, 1350 li metrelerdeki  orman içine başlayan yağmur eşliğinde erişmiş, ve orman yoluna düşmüştük.Orman yolunda ilerleyişimiz yoğun yağmur ile birlikte devam ederken, yaklaşık bir km sonra güzel görüntüsü ile eğriova göleti bizi karşıladı.Yağmurun çok hızlı ve yoğun olması bu noktadan sonra fotoğraf makinalarımzı  kullanmamış olmamız, bir müddet göl manzarasını izledikten sonra şiddetini rtıran yağmur eşliğinde sürekli aşağıya doğru inen ve artık beynimin kontrol etmediğini düşündüğüm bacak kaslarımın, ben sana sonra soracağım nidaları eşliğinde, 23 km sonra köye varmamız neticesinde son buldu.
Özetle köyden Keltepe zirvesine 10.1 km olan mesafeyi yaklaşık 3 saatte ulaştığımız yürüyüşümüz, hareket halinde iken 3.9 km/h, toplam da 3.1 km/h ortalama hız ile, fiilen 5 saat 48 dakika yürüyüş, 1 saat 28 dakika duraklama ile tamamlandı.






















Foto Yeni Rota

Foto yeni Rota

Foto yeni Rota

Foto yeni Rota

Foto yeni Rota

Foto yeni Rota

5 Mayıs 2013 Pazar

4/5 .05.2013 Eymir Bisiklet turumuz

Doğa yürüyüşlerinden, bisiklet gezilerine ağırlık verdiğimden bu yana oğlumla birlikte Eymire abone olduk yine onlardan bir tanesi.Cumaretesi 10, pazar yaklasık 22 km.oldu.





15 Nisan 2013 Pazartesi

14.04.2013 Yine yeniden Eymir ve Bisiklet

Hafta sonunu iple çektiğimiz iş ve okul günlerinden sonra, arabamızın arkasına attığımız bisikletlerimizle sabah erken saatlerde oğlumla birlikte Eymir'in yolunu tuttuk.Bu hafta belirli saatlerden sonra araç trafiğine kapalı olması nedeni ile daha bir hevesle gittiğimiz bisiklet gezimiz gerçekten de, neredeyse yok denecek kadar az olan trafikte, zaman zaman hız limitlerini zorlayarak tahminen 25 km civarlarında bir kullanımla eğlenerek gezimizi tamamladık.Bisikletlerimizi tanıma ve eksikliklerimizi görme anlamın da bizim için çok yararlı oldu. Hafta sonları Eymir bisiklet turumuz bizim için geleneksel bir hal alacak gibi.
Ayrıca hafta sonları şehir gürültüsünden kaçıp, çoluklu çocuklu, yaşlısından ihtiyarına bisiklet severler ile dolu olması sevindirici.






8 Nisan 2013 Pazartesi

07.04.2013 Eymir Gölü bisiklet gezimiz

 Bu başlığa bisiklet turu yazmak bisiklet sporuna gönül verenlere karşı biraz acımasız olur düşüncesiyle gezi yazmanın uygun olacağını düşündüm.Ne kadar zaman olmuştur bilmiyorum ama sanırım yazları yazlıkta yaptığım küçük turları saymazsam, sanırım 20-25 sene kadar dır adam akıllı bisiklete binmemiş hatta ve hatta bisikletimin olduğunu bile söylemem imkansızdı.Bu sene bir çok şeye duyduğum heyecan gibi, bisiklete olan heyecanım, bütün kış bisiklet araştırması yapmama neden oldu.
Nisan ayı ile birlikte gelen bahar havasının çoskusu ile oğlumla birlikte bisikletlerimizi aldığımız gibi Ankara'nın doğası bozulmamış Eymir gölü etrafında, oğlumun hiç beklemediğim performansı ile beraber yaptığımız 2 tur, yaklaşık 20 Km gezimizi, göl kenarında balık ekmekle tamamladık.Pazarı iple çekiyoruz....







17 Mart 2013 Pazar

Hava da klasman değişikliği seziyorum..

Uzun süredir yaptığım doğa yürüyüşlerinden uzun aralar vermek zorunda kaldığımdan öncelikle oğluma aldığım bisiklet ve ardından bugün kendime edindiğim bisiklet ile biraz klasman değişikliği gibi oldu.Aklımda uygun zamanlarda yürüyüşlerden bildiğim çok güzel rotalarda bisiklet kullanmakta var tabii, ne olursa olsun doğa yürüyüşlerinin bende yeri ayrı.Umarım yeni bisikletlerimizle kazasız belasız sürüşlerimiz olur.
bisiklet edinme süresini kısaca değerlendirmek gerekirse, doğa yürüyüşlerinin vermiş olduğu tecrübe ile bu tür sporlarda kullanılan malzemenin ne kadar önemli olduğunu biliyor ve asgari düzeyde (Bütçe meselesi) işimi görecek kompedant seçiminde şumu olsun bumu olsun derken 3 e indirdiğim Salcano Astro 30, Carraro Crs 600 ve Mosso Alv 201 modelinden, fiyat performans açısından Mosso yu uygun bulduğumdan satın aldım.
Bisiklet ile ilgili paylaşımlarım sürecek.


12 Mart 2013 Salı

09.03.2013 Güvenc Köyü doğa yürüyüşü

Hafta sonu hava durumu her nasıl olursa olsun; şehir merkezinden biraz da olsa uzaklaşarak oğluma vermiş olduğum sözü yerine getirmeye kararlılığı ile Ankara da doğa yürüyüş gruplarının zaman zaman yürüdükleri, benimde daha önce yürüdüğüm Kazan ilçesi Güvenç köyüne gitmeye karar verdim.Bu kararı vermemdeki en önemli etken resimlerde de görüleceği üzere oğlumun da ilgisini çekeceğini düşündüğüm, fosil kalıntılarının olması idi.Geçerken yoldan aldığımız Serdar arkadaşımız ile birlikte, güvenç köyü fosil yatakları alanına yakın bir yere aracımızı park ederek, tırmanma ile başlayan yürüyüşümüz üst tepe noktasından yaklaşık 3,5 km  yürüyerek, yukarıdan güvenç göleti manzarası eşliğinde, önce göl kıyısına doğru aşağıya inerek, ardından yol kenarına yakın toprak alandan  6 km'lik yürüyüş ile aracımıza vardık.Bu yürüyüşün en güzel yanı oğlumun bu atmosferi her hafta istemiş olması ve mutlu olması.   









3 Mart 2013 Pazar

26.02.2013 Bürnük - Şirinyazı Göleti.

Mengen tarafında Hindiba pansiyonunda geçirdiğimiz iki günlük kısa tatil sonrasında, daha önce yürümek amaçlı google earthten yaptığım araştırmalardan ve farklı forum sitelerinden öğrendiğim Şirinyazı göletine vakit ayırmayı planlamıştım.Düşündüğüm gibi pansiyondan ayrıldıktan sonra hem kendim daha yakındn görmek hemde misafirlere farklı bir yer göstermek amaçlı şirinyazı göletine doğru yola çıktık.Mengen ilçesinden yaklaşık 16 km mesafede olan göl, pazar köy yoluna devam ederken ileride Toki bloklarından sola ayrılan köy yollarından devam ederek ulaşılmakta, asfalt sathi kaplama olan yol göle 4-5 km mesafe kala toprak yol olarak devam etmekte.Mevsim ve hafta başı olması nedeni ile gölde yapılmış olan bilet gişesinde kimse olmadığı gibi gölet alanında ıssız bir şekilde bizi karşıladı.Bu şekli ile gerçekten doğal olan alan, Mengen ilçesine yakın olması nedeni ile insan popülasyonun çok olacağı izlenimi verdi.Ücretli girişe sahip olmasına karşın, gölde yeterli derece piknik masaları, wc vb. imkanların kısıtlılığı kendisini belli ediyor.Kış mevsiminde olmasına rağmen maalesef Türk insanında artık kanıksadığımız, çöplerini toprlamama alışkanlığı burada da kendini gösterdi, etraf atılmış çöp, pet şişe ve bira şişeleri ile dolup taşıyordu.Umarım, bahar ile birlikte gerekli özen ve temizliği gösterirler.











25-26 / 02 / 2013 Mengen Hindiba Pansiyon

Yurt dışından gelecek misafirleri beklemenin tatlı telaşı ile birlikte; belki de kültürümüzden gelen alışkanlığımızdan olsa gerek,  her ne kadar yakın akraba olsak da, yabancı olmalarının verdiği etki ile ülkemizi ve insanımızı iyi yönleri ile tanıtma  ve kalınacak kısa süre içerisinde birlikte hoş vakit geçirmek için iyi bir planlama yapma gereği hasıl olmuş az da olsa planlama stresi zihnimi yormuştu.Doğa yürüyüşlerinden tanıdığım arkadaşlarım dan aldığım bilgiler ile alternatiflerimi çoğaltmış, neyse ki sadece karar verme aşamasın a gelmiştim.Daha önce çok defa adını duyduğum, hatta farkında olmadan belki defalarca önünden geçtiğim, ayrıca mevsim kış sezonu olması nedeniyle de hem hava durumu değerleri, hemde bulunduğu rakım nedeni ile Bolu ili Mengen ilçesi sınırları içerisinde bulunan Hindiba pansiyonunda iki günümüzü geçirmeye karar verdim.
Gerekli hazırlıklar ve iyi bir yolculuk sonrası ulaştığımız pansiyon ile ilgili ilk izlenimlerim, alan olarak fazlaca büyük olmamasının dezavantajını, hafta başı olması nedeni ile nerede ise yok denecek kadar insan populasyonu olması bu açığı kapatmış oldu.Görebildiğim ve aklımda kalabildiği kadarı ile üçer odalı üç adet taş bina, üç adet bungolov ve tesis binasından oluşmakta.Ağaç isimleri verilmiş odalar da farklı kişi sayılarına göre konaklama seçenekleri sunulmuş.Ortasından geçen küçük su akıntısı üzerine kurulmuş, hemen hemen herşeyin doğal metaryellerden oluşturulmasına çabalanmış,ağaç evler, ağaç malzeme ile oluşturulmuş çocuk parkı oyuncakları ile çok sayıda hamak seçenekleri ile gün boyu dinlenme olanağı sunulmuş ayrıca gün boyu tesis binasından temin edebileceğiniz çayınızı keyfinize keyif katıyor.Tesis binasında yemek salonu yanında, eğlence salonu olarak dizayn edilmiş, çocuklar için sine vizyon filim seyretme olanağı yaratılarak bu ayrıntıda düşünülmüş.Genelde doğal ortamlardan yada yakın köy pazarlarından temin edilen ürünlerle oluşturulmuş sabah  kahvaltısı ile akşam yemeği sınırsız ölçüde yeme imkanı sunulmuş.Akşam bahçede yakılan ateş eşliğinde şarabınızı yudumlayarak, gündüz bizimde ailecek küçük olanını yürüdüğümüz yürüyüş parkurlarında yürüyüşler yaparak eğlenebileceğiniz güzel bir mekan olduğunu belirtmek isterim.